Bizi Arayın - +90 538 322 4444
Obezite yani şişmanlık vücuttaki yağ dokusunun aşırı atışına bağlı olarak vücut ağrılığının normalin üstünde olmasıdır. Obezite vücut kitle indeksi (VKİ) hesaplanarak belirlenir ve VKİ kişinin kilosunun boyuna iki defa bölünmesiyle elde edilir (kilo/boy²). VKİ’nin 30-40 arasında olması obezite olarak değerlendirilir. VKİ’nin 40’ın üzerinde olması durumunda ise morbid obeziteden yani hayatı tehdit edebilecek sağlık sorunlarına yol açan ileri derecede şişmanlıktan bahsedilir.
VKI (kilo/boy²) sonuçlarına göre obezite dereceleri;
Obezite cerrahisi bir diğer adıyla bariatrik cerrahi ya da zayıflama ameliyatı, obezite nedeniyle yapılan ve kısa sürede hızlı kilo kaybı sağlayan cerrahi yöntemlerin tümüne denir. Bu ameliyatlar etki mekanizması ve cerrahi tekniğe göre değişiklik göstermektedir.
Obezite ameliyatları mide küçültme ameliyatları, emilimi engelleyici ameliyatlar ve bu ikisinin birlikte uygulandığı kombine ameliyatlar olarak üç ana sınıfa ayrılır.
Mide küçültme ameliyatları mide hacminin azaltılarak alınan gıda miktarını kısıtlayan girişimlerdir. Midenin %80’lik bir kısmı alınarak hastanın az miktarda gıda ile hızlı bir şekilde doymasını sağlar ve kalori alımını sınırlandırır. Mide küçültme ameliyatının en tipik örneği sleeve gastrektomi yani tüp mide ameliyatıdır. Laparoskopik yani kapalı olarak yapılabilmesi nedeni ile dünyada en sık yapılan obezite ameliyatıdır.
Emilimi engelleyici ameliyatlarda barsağın bir kısmı bypass edilerek alınan gıdaların emilimi engellenir ve kalori alımı bu şekilde azaltılarak hastanın kilo vermesi sağlanır. Bu ameliyatlara örnek jejunoileal bypass ve biliopankreatik diversiyon (BPD) olarak verilebilir. Bu ameliyatlar çok sık uygulanmamaktadır.
Bu ameliyatlar hem gıda alımını kısıtlayıcı hem de emilimi engelleyici ameliyatlardır. En tipik örneği Roux en Y gastrik bypass’tır.
Obezite cerrahisinin (zayıflama ameliyatı) yapılabilmesi için belirli koşullar gereklidir.
– Vücut kitle indeksinin (VKİ) 40’ın (bazı kaynaklara göre 35’in) üzerinde olması gerekmektedir.
– Kontrol altına alınamayan diyabet, hipertansiyon ve hiperlipidemi varlığında bu oran aşağıya çekilebilir.
– Ciddi yandaş hastalıkların olmamalıdır.
– Kişinin akıl sağlığı yerinde olmalıdır.
Obezite ameliyatları 18-65 yaş aralığında yapılır. 15 yaşın altında (pediatrik obezite) için bazı özel durumlarda obezite ameliyatları yapılabilir. Bazı durumlarda 65 yaş üzerine de bariatrik cerrahi uygulanabilir.
Ağır veya ciddi kalp hastalığı bulunanlar dışındaki kalp hastaları obezite ameliyatı olabilirler. Ameliyat kararı genellikle kalbin durumunun anesteziye uygun olup olmamasına bağlıdır.
Obezite cerrahisinin kanama ve kaçak gibi düşük oranlarda riskleri olmakla beraber risk oranları ameliyatın tipine göre değişiklik göstermektedir.
Bariatrik cerrahi, morbid obez hastaların kilo kaybını sürdürmesinde en etkili yöntemdir. Hasta obezite cerrahisinden kalıcı ve başarılı bir sonuç alınması adına ameliyat öncesinde multidisipliner bir ekip (genel cerrah, endokinolog, diyetisyen, psikolog) tarafından değerlendirilmelidir. Yine ameliyat sonrası takiplerin bu ekip tarafından yapılması gerekmektedir.
Diyetisyen, bariatrik cerrahi öncesi ve sonrası izlem ve beslenme programının belirlenmesi ve beslenme durumunun değerlendirilmesi aşamasında büyük bir rol oynar.
Hastanın önceki yaşam tarzını inceleyerek yapılan hataları, beslenme problemlerini tespit edip ameliyat sonrasında sağlıklı bir yaşam tarzı oluşturmasına yardımcı olur. Ameliyat sonrası takip bu sürecin en önemli adımıdır. Obezite cerrahisinin başarısının artmasında ameliyat sonrasındaki beslenmenin önemi büyük bir yer kaplamaktadır. Yapılan araştırmalar ameliyat sonrasında diyetisyenle beraber çalışan hastaların daha uzun ve kalıcı kilo kaybı sağladığı görülmüştür.
Obezite ameliyatından sonra beslenmenin temelde iki amacı vardır:
Bariatrik cerrahi sonrası beslenme çok önemli olmakla birlikte aşamalı diyetlerin uygulanması gerekir. Yapılan ameliyat çeşidine göre beslenme durumu ve süresi değişmektedir. Bu aşamalı diyetler genel hatlarıyla aşağıdaki gibidir.
Aşama 1: Berrak Sıvı Diyeti
Ameliyat sonrası uygulanan ilk aşamadır. Diyeti destekleyici içecekler verilir. Ameliyat çeşidine göre bu süreç uzatılabilir veya kısaltılabilir. Günlük tüketilecek su öğünlere paylaştırılır. Küçük yudumlar alınır.
Su, yağsız et suyu, sulandırılmış taze sıkılmış meyve suları, diyet jelatini, yapay tatlandırıcılı içecekler, açık çay, proteinli içecekler tüketilir. Karbonat, kafein, şeker içeren içeceklerden uzak durulmalıdır.
Aşama 2: Tam Sıvı Diyeti
Berrak sıvı diyeti aşamasının tamamlandığına emin olduktan sonra tam sıvı diyet aşamasına geçilir. Berrak sıvı diyeti ile karşılaştırıldığında daha yoğun sıvılar yer alır. Tam sıvı diyetinin süresi hasta uyumuna ve ameliyat çeşidine bağlı olarak değişir.
Yağsız süt ve süt ürünleri, sebze suları, sulandırılmış meyve suları, süzülmüş çorbalar, şekersiz pudingler, kaynatılıp süzülmüş tahıllar, proteinli sıvılar tüketilir.
Aşama 3: Püre Edilmiş Diyet
Hastalar bu aşamada katı yiyecekleri püre edilmiş (başlangıçta tanesiz püre) şekilde tüketir. Yiyeceklerin porsiyon hacimleri çok küçük olacak şekilde başlanır. Diyetisyen gözetiminde yavaş yavaş bu miktar artırılır. Yiyecekler bu aşamada iyi çiğnenmelidir. Sıvı ve katı yiyecekler aynı anda tüketilmemelidir. Sık sık ve az miktarlarda besin alınmalıdır.
Az yağlı yoğurt, az yağlı beyaz peynir, kıyma şeklinde etler, yumuşak kılçıksız balık, püre edilmiş sebze ve meyveler tüketilebilir. Protein oranı yüksek yiyecekler tercih edilmelidir.
Kızartma, kremalı çorba, tatlı gibi kalori oranı yüksek yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
Aşama 4: Katı Yiyecekler:
Katı yiyecekler aşamasında hastanın diyetine uygun katı yiyecekler (iyi pişmiş et ve protein içeriği yüksek besinler gibi) diyetisyen kontrolünde eklenir. Sıvılar ve katılar birlikte alınmamalıdır.
Tam tahıllı gıdalar, sebze, meyve, yeterli miktarda protein alınması gerekir. Yaşam tarzınıza uygun hazırlanmış diyet listenize uyum çok önemlidir.
Şeker, kremalı çorbalar, soslar, kızarmış gıdalardan kaçınılmalıdır. Kafein miktarı sınırlandırılmalıdır.
Katı yiyecekler aşamasına geçildikten sonra tüm besinler belli porsiyonlarda tüketilebilir. Ancak ameliyatın başarılı olması adına uzak durulması gereken bazı gıdalar vardır:
Hasta ameliyattan sonra ilk hafta içinde günlük yaşamına döner. İkinci hafta sonunda yavaş tempoda yürüyüşler yapabilir. Birinci ay sonunda yürüyüş, hafif tempoda koşu ve yüzme gibi egzersizlere başlayabilir. Takip eden dönemde ağır olmamak kaydıyla egzersizlerini arttırabilir.
Kilo verme ameliyatlarından sonra mide hacminde ciddi bir azalma görülmektedir. Kilo verme süreci ameliyat sonrasında hemen başlar. Kişiye özel bir beslenme programı ile diyetisyen tarafından takip edilmesi gerekir.
Obezite ameliyatı sonrası karında, gövdede, kalçalarda, kollarda ve bacaklarda sarkmalar meydana gelir. Bu sarkmalar plastik cerrahi ameliyatlarıyla düzeltilir. Bu ameliyatlar için obezite ameliyatının üzerinden en az 1 yıl geçmesi önerilir.
Kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte hastalar fazla kilolarının ortalama olarak %60’ını kaybederler. Ameliyat sonrası diyetine uyumuna bağlı olarak bu oran değişiklik gösterebilir.
Obezite ameliyatı (zayıflama ameliyatı) öncesinde hastanın genel sağlık durumun değerlendirilmelidir. Beslenme durumu ve yaşam tarzı detaylı bir şekilde ortaya konularak tartım ve vücut analizi yapılmalı ve vücut kompozisyonu ortaya konmalıdır. Hastanın sağlık durumu birçok açıdan ele alınmalıdır. Öncelikle hastanın detaylı biyokimyasal ve hormonal testlerle bir endokrinoloji uzmanı tarafından değerlendirilmesi gereklidir. Ameliyat için uygun aday olduğunun saptanmasının ardından cerrahinin getireceği genel riskler açısından ve kalp-akciğer problemleri açısından değerlendirilmeli, kalp EKO’su ve solunum fonksiyon testleri gibi önemli tetkikler yapılmalıdır.
Hastaya ameliyat süreci, ameliyat sonrası uyması gereken kurallar ve beslenme programı detaylı bir şekilde anlatılmalıdır. Hasta ameliyat ameliyatın sonuçları ve riskleri hakkında ayrıntılarıyla bilgilendirilmelidir. Aynı zamanda hastanın ameliyata psikolojik olarak hazır olması çok önemlidir. Bu sebeple ameliyat öncesi psikolog ile görüşme yapılmalıdır. Sigara bırakılmalı ve alkol tüketimi sınırlandırılmalıdır.
Obezite ameliyatları (kilo verme ameliyatları) uzman tecrübesi gerektiren ileri seviye ameliyatlardır. Bu ameliyatların yapıldığı hastaneler alt yapı, teknoloji ve ekipman açısından üst düzey donanıma sahip olmalıdır. Ayrıca obezite cerrahisinde tecrübeli hemşire, ameliyat hemşiresi ve personeli gibi yardımcı personele ihtiyaç duyulur. Bunun dışında midenin kapatılması gibi kritik aşamalarda en kaliteli malzemelerin kullanılması gerekmektedir. Hastanın ameliyat sonrası bakım ve takibinde son derece dikkatli olunmalıdır. Bu sebeple obezite ameliyatı fiyatları hastanenin gelişmişlik seviyesini gösteren hastane tipine ve kullanılan malzemeye göre değişkenlik göstermektedir. Ayrıca ameliyat sonrası yatış süresi ve yapılan tetkikler, uzun dönemde yapılan hekim ve diyetisyen takibinin süresi ve psikolojik destek gibi ek hizmetler kilo verme ameliyatının fiyatını etkileyen diğer faktörlerdir.